654.Kırkpınar güreşlerinde dikkate değer bir durum, güreş alanında mücadele pehlivanlar arasında güreşin en güzelini, en ilgi çekenini, hilesiz, ayak oyunlarından uzak, kıran kırana mücadele görüntülerini küçük boy pehlivanlardan izledik.
Bu boylarda sahaya çıkan genç güreşçiler,ağabeylerinin, büyüklerinin aksine, Kırkpınar’a yakışacak tarzda harbi güreş tutup rakibi ile kıyasıya mücadele ederek, kısa sürede sonucu gitmeye çalışıyorlardı.
Onlarda,ayakta dakikalarca birbirine dayanıp güreş yapmadan bekleme güreş izleyicilerinin ıslıklarına neden olma görüntüleri yoktu.
Yağlı güreşin en önemli merkezi olan, güreşçilerin olimpiyatı olarak tanımlanan Kırkpınar’ın güzelliğini büyük bay pehlivanlardan çok küçük boyda güreşçilerin sağladığına tanık olduk.
Kırkpınar’da bundan sonraki yıllarda bugün küçük boylarda güreşen güreşçilerin üst boylara çıkması sonucu daha da güzelleştireceğini umuyorum.
Birçoğu öğrenci olan, bilimsel olarak çalışan ve vücudunun gücünü beyinleri ile birleştiren bu gençlerle Kırkpınar çayırı daha da renklenecek.
Aileleri ve arkadaşları ile birlikte Kırkpınar’a gelen güreşen yakınlarını tel örgüler dışında izleyen, heyecandan yerlerinde duramayan bazen yakınlarına taktik veren güreş severler, Kırkpınar’a ayrı bir güzellik kattılar.
Diyebilirim ki, yeni yöntemlerle ve bilimsel olarak güreşe hazırlanan fiziki gücünü beyin güçleri ile birleştiren gençlerin Kırkpınar çayırında sayılarının artmasıyla daha güzel ve hilesiz güreş izleme imkanı bulacağız.
Başpehlivan güreşlerinde olduğu gibi normal güreş süresini itiş kakışla geçiştirip puanlamada bir puan alıp güreşi koparma alışkanlığı genç pehlivanlarda olmuyor. Bu gençlerin boylarında yükselmeleri ile Kırkpınar’da yağlı güreş izleyicisi daha güzel ve kıran karına güreş izleme imkanı bulacaktır.
YAĞLI GÜREŞ İLGİSİZLİKTEN KURTULMALI
Ramazan ve ardından Bayramın gelmesiyle 654. Kırkpınar güreşleri sıcakların yoğun olduğu günlere rastladı. Zaman zaman 40 dereceye varan hava sıcaklığında Kırkpınar çayırında güreş tutan pehlivanlar bir de yağlı çimenlerden gelen sıcaklık havadaki nem oranının yüksek olmasıyla zaman zaman zor durumda kaldılar.
Tüm bu zorluklara rağmen Kırkpınar, Yağlı Güreş’in Olimpiyatı olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Bu yıl da Kırkpınar’ın açılış törenine lütfedip gelmeyen Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı Musa Aydın, Cuma günü Kırkpınar alanındaki törene katılıp orada konuşmasında Kırkpınar’ın tarihçesini anlattı.
Aslında bunu yeterince değerlendirmeyenlere anlatılmalı onların bilmesi ve ona göre önem vermeleri sağlanmalıydı.
Ne yazık ki, Devletimiz ve güreş federasyonunun yönetiminde olan muhteremler Edirne’de yapılan dünyanın en eski tarihi güreş geleneğinin bölgemizden öte ülkemiz açısından da ne kadar önemli olduğunu, bunun dünya kültür mirası konumunda bir etkinlik olduğunu iyice anlayıp gerekli ilgiyi gösterebilseler çok daha iyi olacak.
Böylece Edirne Belediyesinin omuzlarına yüklenen yük biraz daha hafiflemiş olacak. Dilerim güreşler sonrası bu konu gündeme getirilir, onunla birlikte Yağlı Güreş Federasyonunun kurulması için somut adımlar atılır.
Aslında bu konunun sıcağı sıcağını hemen Kırkpınar’ın ardından güreş organizasyonlarında görevli olanların bir araya gelmesi ve konuyu Ankara’ya taşımaları sonucunda çözümü daha da kolaylaşmış olacaktır.
İş sürüncemede bırakılıp her kafadan bir ses çıkarsa gelecek yıl da aynı sıkıntılar yaşanacak. Bundan da en büyük zararı yine Edirne ve Kırkpınar görecektir.
18 total views, 2 views today
Son Yorumlar