Bölgemiz yönetiminde söz sahibi olan yetkililerin basın toplantılarına katılıp kentimizin sorunlarının çözümündeki görüşlerini öğrenme fırsatı buluyoruz.
Bu konuda ne kadar ortak nokta bulunursa kentimizde yapılan hizmetler o oranda gelişeceği inancındayım,
Sayın Valimiz Hasan Uluer birkaç gün önce Yeni Küçük Sanayi Sitemiz yöneticilerini ziyaret etti.
Burada gündeme gelen en önemli konu, şehrin merkezinde kalan Küçük Sanayi Sitelerinin kent dışında uygun bir alana taşınması konusunda çalışmalar gündeme geldi.
Yeni Sanayi Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Üstev,” Haklarımız verilmediği takdirde bu işte biz yoğuz demeleri normal. Kimse bunun aksi olmasından yana değil. Genel kanıya bakıldığında, esnaflar daha uygun, daha modern çağdaş bir yere taşımasından yana.
Bugünkü işyerlerinin mekanları dar, ihtiyacı karşılamıyor, sosyal donatıları yok. Bugün olmasa, bir süre sonra küçük sanayi sitesi esnaflarımız için yeni yer arayışı gündeme gelecek. Bu toplantıda Valimiz Uluer esnaflarımız açısından çok yararlı olacak bu soruna değindi.
Organize Sanayi bölgesinin gelişmesi ve Havsa’daki lojistik tesislerinin sanayi esnafları açısından iş olanağı getireceğini, ayrıca TEM yolundan gelen araçların sanayi sitesinin yeni yerine ulaşması daha kolay olacağını ,yine yurt dışından tamir amacıyla gelen vasıtaların buraya rahatlıkla ulaşmaları ile esnafların iş hacmi artacak” şeklinde değerlendirdi.
Sayın Valinin bu önerisine “Hayır “diyecek biri olacağını sanmıyorum. Belediye Başkanı Sedefçi Küçük Sanayi Sitesinin yeni işyerlerine kavuşması çalışması içinde. Bu çalışmalara “bu iş olmaz kimse esnaflarımızı yerlerinden uzaklaştıramaz bunu ancak biz yaparız mantığı ile yaklaşması bence doğru bir yaklaşım değil.Yapılan hizmet halkın yararına olacaksa bu konuda ortak görüş oluşturmak isteniyorsa İktidar Partisi İl Başkanın bu birlikteliğe katkı yaparak ortak nokta bulunmasına destek vermesi partisinin yararı açısından daha doğru bir karar olmaz mı ? “ben yaparsam bu iş olur,bunun dışında bir yol tanımıyorum” mantığı sağlıklı bir yaklaşım değil. Bunun zararı tüm halkımızı etkiler.
Kent insanımızın yararına olacak konularda yöneticiler arasında konsensüs sağlanması,böylece yapılan hizmetlerin çabuklaştırılması zorunlu hale gelmiştir. Bugün tarihi köprülerde uzun yıllar onarımı tamamlanmıyorsa ,Valimiz Uluerin verdiği söz doğrultusunda “Saraçhane Köprüsü restorasyonu tamamlanacak ,köprüler ışıklandırılacak” sözüne karşın iş sürüncemede bırakılıyorsa, Beyazıt Külliyesi önünde belediyenin yaptığı yol çalışmasına Anıtlar Kurulu ”olmaz” diyorsa, Üçşerefeli Cami yanında yapılacak düzenleme iktidar partisi yöneticilerince olumlu karşılanmaz,Ulaşımda getirilen yeniliklere karşın bu yeniliğe olumsuz yaklaşılıyorsa, bu işlerin sürüncemede kalmasından Edirne halkı zarar görecektir. Bu kente gelecek hizmetlerde “benim dediğim olacak” diye ısrarcı olunursa, bu kimseye fayda sağlamaz.
Yöneticilerimiz, “Allah aşkına” bir gün olsun bir araya gelip, Edirne’ye yapılan bir hizmette mutabıkız bu hizmet kısa zamanda yapılmalı” diye bir ortak açıklama yapmalarını sağlayacak bir hizmet yok mu? Bu kent insanına cefa çektirmeye kimsenin hakkı olamaz. “Ben sen” tartışması sonucunda kentimiz birçok hizmetten mahrum kalıyor. Bunun faturası her zaman halkımıza çıkarılıyor.Artık buna son vermek gerekir.Bunda kayba uğrayan tüm kent halkı oluyor….
48 total views, 2 views today
Son Yorumlar