Bankaların vatandaşlara kredi kartı alımında sağladığı kolaylıklar insanların borç batağına girmesinde en önemli neden oluyor. Gelir giderini hesap etmeyen cebinde onlarca kredi kartı ile dolaşanlar şimdi borcu borçla kapatmaya çalışıyorlar.
Borcun borçla kapatılması özellikle bunun bankalar kanalıyla sağlanması mümkün olmadığı için sadece bu yıl Türkiye Bankalar Birliğinin verilerine göre 605 bin kişi kredi kartı borcu nedeniyle takipte yani icralık durumda. Bu oran bir önceki yıla aranla %8 artış göstermiş.
Bu rakamın içinde daha önceki yılda borcunu ödeyemeyenler dahil değil. Onların bir bölümü borçlanmalarına karşılık ellerinde ne varsa icralık olmuştur. Halk arasında yaygın bir söz vardır,” Ayağını yorganına göre uzat” denir.
Gerçekten ayağını yorganına göre uzatamayan gelirinin kat kat üzerinde borcun altına girenlerin sonunda karşılaşacağı tablo borcu borç ile karşılama durumuna düşüp çoluğunun çocuğunun nafakasını borca yatırmak elinde ne mülkü varsa alınması anlamına geliyor.
Aslında ülkemizde bankalar peynir ekmek gibi banka kartı dağıtarak insanları borçlanmaya teşvik ediyor. Çevremize bakıyoruz halkın büyük bölümü borçlu olmadan ve bu borcunu ödeyemediğinden yakınıyor.
Bölgemizde her geçen yıl yaygınlaşan borçlarını ödeyemeyen insanların mallarının alındığı yediemin parklarında biriken motorlu taşıt araçlarının sayısı çığ gibi büyüdü. Bu sadece işin orada görünen kısmı. Bir de el konulan ev ve tarla gibi gayrimenkuller de var.
Bunları da hesaba kattığımızda borçlu insan sayısı ürkütücü boyuta ulaşıyor.
ENFLASYON BELLİ AYLARDA DÜŞÜYORMUŞ
Enflasyonun nasıl hesap edildiğini bunun hangi kriterlere göre hesaplandığını doğru dürüst bilen yok. Genellikle insanların kullanmadıkları ürünlerin fiyatları dikkate alınarak enflasyon oranının düşük gösterildiği şeklinde iddialar var.
Bu konuda en dikkat çeken durum ise ,özellikle her yıl memur ve işçi emeklilerine yapılacak zam oranının belirlendiği aylarda enflasyon oranının en düşük seviyede gerçekleştiği iddiaları var. Bu aylarda çıkan verilere baktığımızda bunun gerçekle bağdaştığını görebiliyoruz.
Her yıl aralık ayı enflasyonu ne hikmetse, diğer aylara oranla çok daha düşük olarak açıklanıyor. Acaba enflasyonun emekli aylıklarının belirlendiği aylarda düşük çıkmasının özel bir nedeni mi var sorusu insanın aklına geliyor. Maaş artışları bu kritere göre hazırlandığı için emekliler de maaşlarına istedikleri oranda zam yerine hava alıyorlar
YARDIMLAR GİZLİ YAPILMALI
Bir okurumdan, yapılan yardımların özellikle engelli kimselere yapılacak yardımların herkesten gizli yapılması gerektiğini içeren bir uyarı mektubu aldım. Bunun yardım yapanlar açısından yararlı olacağına inanıyorum. Okurumun mektubu özetle şöyle; “ Dinimizde ‘ bir elin verdiği yardımı diğer el bilmeyecek’ benzeri, halkımızın kullandığı bir sözcük vardır.
Bu veciz sözlerle muhtaç olan insanlara yapılacak yardımların gizli olarak yapılması, bunun sadece yardım alanla yardımı yapan arasında kalması gerektiği ifade edilir.
Aslında işin doğrusu, etik olanı da bu olmalıdır. Sen bir yardım, iyilik yapıyorsun ve bu yardımını yaparken açıkça basın toplantısı ile kamuoyunun duymasını sağlıyor gazete ve televizyonlarda yardıma muhtaç insanları açıkça orada teşhir ediyor, bir anlamda rencide ediyorsun.
Bu arada Basın kanalı ile yapılması gereken yardımlar konusuna bir diyeceğimiz olamaz, onları bundan ayrı tutuyorum.
Herkesin önünde yardım yaptığın nasıl yardım aracının nasıl kullanılacağını nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunu orada izah ediyor aynı toplantıda yapılan yardım aracının hareket uygulamasını yaptırıyorsun. Bu yardım alan insanların onurunu kırmaz mı?
Böyle yapılarak yardıma muhtaç engelli kişilerin basın önüne çıkma korkusunu yaratılmaz mı?
Edirne’de yüzlerce engelli vatandaşımız var. Bunlar arasından kura çeker gibi az sayıda insana bu ve benzeri yardım yapılıyor. Bu durum belki de ondan daha çok ihtiyacı olanları huzursuz edip kendilerini haksızlık yapıldığı sorusunu akla getirmez mi?
Özellikle engelli vatandaşlara yapılan her türlü yardımın gizli yapılması o yardımın teşhir edilmemesi daha doğru değil midir?
OTOGARDA GAZETE SATIŞ YERİ YOKMUŞ
Bir okurum telefonla arada Edirne otogarında gazete almak istediğini fakat Otogarda gazete satılan bir büfenin bulunmadığını öğrendiğini söyleyerek Türkiye’nin tam otobüs terminallerinde gazete satış bayileri olmasına karşın Edirne’de bu imkanın bulunmamasının kendisini üzdüğünü söyleyerek; “ Otogara gelenler genellikle otobüse bindiklerinde yolda zamanın kolay geçmesi için gazete alırlar. Ne yazık ki Edirne’de buna gerek duyulmamış.
Bir esnaf daha önceleri otogarda gazete satış bayisi olduğunu daha sonra işyerini kapattığı için gazete satılacak yer kalmadığını söyledi. Bir ara Otogarda faaliyet gösteren bir işyerinde sadece bedava satılan bir gazete varmış daha onra onu da kaldırmışlar” diye sitemini dile getirdi. Gerçekten üzüntü verici bir durum Edirne gibi çağdaş ve üniversite öğrencilerinin yoğun olduğu bir kentin şehirlerarası otogarında gazete satış yerinin olmaması üzüntü verici dilerim yakında bir gazete satış yeri açılır.
8 total views, 2 views today
Son Yorumlar