7 Haziran’da yapılacak milletvekili seçimine bir aydan az süre kaldı.
Milletvekili adaylarına bu günlerde dur durak yok.
Halktan oy alabilmek kapağı meclise atabilmek için her yolu deniyorlar. Milletvekili adaylarının propaganda sırasında halkın sorunları ile hiç ilgisi bulunmayan afaki konuları da milletin önüne sürüyorlar.
“Eski camlar bardak oldu” sözü halk arasında yaygın bir özdeyiş olsa da, bazı parti sözcüleri için yıllar önceki olaylar ve o günlerde geçerli olan konular bugün oluyormuş gibi seçim malzemesi olarak kullanılıyor.
Gönül isterdi ki siyasi partilerin jönleri herhangi bir televizyon kanalında karşı karşıya çıksınlar, farklı görüşlerden oluşan basın mensuplarının sorularına cevap vererek, halka hizmet reçetelerini sunsunlar.
Demokratik ülkelerde bu böyle yapılıyor. Bizde de daha önceki yıllarda böyle açık oturumlar yapılıyordu. Siyasi partilerin Genel Başkanları halka karşı hesap veriyorlardı.
Bu tartışmalar uygar bir şekilde yapılıyor halk bu toplantıları ilgi ile izliyordu. Böyle toplantılarda hiçbir sorun çıkmıyordu.
Daha sonraki yıllarda ise aynen futbol sahalarında olduğu gibi, seçim propagandalarında da farklı görüşte olan muhalefet fikirlerine yer verilmedi. Her parti kendi yandaşı basınla açık oturum yapmayı uygun gördü. Kısaca “kendileri pişirdi kendileri yediler” .Böylece futbol seyirciliğinde olduğu gibi siyasi görüşlerde de fanatik kadrolar yaratıldı.
Bunu partilerin toplantılarında görüyoruz. Bazıları bu toplantılarda kendini kaybederek “ senin için her şeyim feda olsun” diyecek kadar kendinden geçebiliyor böyle kişiliğini dahi ikinci plana iten kadrolardan demokratik bir tavır beklenebilir mi?
Türk siyasetinde bu çarpık anlayış adeta siyasilere Taba olma özlemi , siyasette devletin gözle net görünen taraflı yayınları ile devam ediyor. Muhalefet partilerinin bu çemberi kırmak için çabaları ile seçime kadar mücadele devam edecek. Sonuçta bu seçim de halkın kafasında birçok soru işareti ile noktalanacak.
ÖNCELİK CAMİLERE
Engellilerin kimsenin yardımına muhtaç olmadan istedikleri yere ulaşabilmeleri için devlet ve özel sektör binalarında gerekli donanımın yapılması ile ilgili yasa uygulamaya giriyor.
Bir süre sonra engellilerin geçişini engelleyen yapılar için ceza uygulanacak. Bu cezalar da öyle az buçuk cezalar değil, en düşüğü 5 bin liradan başlıyor. Şimdilik bu cezalarda üst limit 50 bin lira ile sınırlı . Edirne valilisi Dursun Ali Şahin’in ifadesine göre, bu uygulamalara ilk olarak, padişahların kendi imkanları ile yaptırdıkları Selatin camilerine engellilerin erişilebilirlik çalışmalarına öncelik tanındı.
Engelli vatandaşlarımız padişahlarımızın öz malı olan camilerimize rahatlıkla girip ibadetlerini yapabilecekler.
Bundan sonra sıra devlet kurumlarına Diğer camilere, özel kuruluşlar ve resmi kuruluşlara gelecek.
Yılsonuna kadar engellilere kolaylık sağlamayan binalar için para cezası uygulaması devreye giriyor.
FIRTINA EDİRNE’Yİ FELÇ ETTİ
Perşembe günü akşam saatlerinde başlayan şiddetli fırtına ile gelen yağmur Edirne ‘de yaşamı felç etti. Fırtına nedeniyle ağaçlar kökünden söküldü. En önemlisi bir süre önce restore edilen Edirne valiliği çatısı uçtu.
Şans eseri çatının düşmesi sonucunda ölen ve yaralanan olmadı. Uçan çatı altında kalan araçlar büyük hasar gördü.
Halka büyük başarı gibi sunulan TOKİ binasının kiremitleri uçtu duvarlarda delikler meydana geldi. Böylece yapılan inşaatların ne derece sağlıklı olduğu ortaya çıkmış oldu.
Yeni yapılan bir binanın kiremitleri uçuyor ve duvarlarında neden olduğu bilinmeyen delikler oluşuyorsa, bu TOKİ yapılarının yeniden gözden geçirilmesine neden olmalıdır.
O konutlarda kalan vatandaşlarımızın ömürleri orada geçecek,bu evlerin güvenli olması gerekmez mi?
11 total views, 5 views today
Son Yorumlar