Dünyamızda Yaşlılık tüm canlıların son baharı gibidir. Ömrümüzün son yıllarını geçirdiğimiz dönemlerdir yaşlılık.
Aslında ölüm yaşlılık filan dinlemiyor. Çoğumuzun hastalıkları genç ihtiyar bakmaksızın yaşamı sonlandırıyor.
18-24 Mart tarihleri arasında her yıl yaşlılar haftası olarak kutlanıyor. Baharın yüzünü gösterdiği ağaçların çiçeklendiği günler yaşamını son yıllarını yaşayan ihtiyarların haftası olmuş.
Yaşlılar haftası nedeniyle huzurevinde bir dizi etkinlik düzenlendi. Haftanın ilk günü yapılan halk konserine ben de katıldım . Biz de bu ekipten sayıldığımız için yaşıtlarımız arasında bir geçe geçirip onların eğlencelerine ortak olmak istedim.
Yaşları ilerlemiş ailelerinde şu ve bu nedenle kopmuş insanların yüzlerine baktığınızda bunlar seziyorsunuz. Yaşamında son çareyi devletin güvencesine sığınmada bulmuş bu insanlarımızın her birinin ayrı bir hatırası var. Bazıları çocuklarının sevgisinden yoksun kalmış bazıları eşini kaybedip başka sığınacak bir yeri olmadığı için yaşıtlşarı arasına katılmış. Türlü güçlüklere katlanıp yetiştirdiğin evlatlarının sevgisinden mahrum olmak yaşlılar için acıların en büyüğü .Bu sevgisizlik ahlaken yanlış olduğu gibi dinimizce de en büyük günah olarak kabul edilmektedir. Huzurevi sakinleri ile görüştüğümüzde yakınlarından şikayetleri var. Kendilerini ziyaret etmediklerinden yakınıyorlar. Canlarının sevgilerinden mahrum kalmışlar. Burada yaşıtları arasında mutluluğu arıyorlar ömürlerinin kalan bölümlerini tamamlıyorlar. Moral gecesinde bazı yaşlılarımız müziğin ritmine uyup tadını çıkarıyorlar. Bazı yaşlılar ise eğlenceden habersiz derin düşünceye dalmışlar. Bu görüntüler onları yaşamlarının daha önceki yıllarında yaşamış olacak ki hüzünlü görünüyorlar. Ellerinde yanlarından hiç ayırmadıklar bastonları ile huzurevi sakinlerini gördükçe hüzünlenmemek mümkün değil.Bir süre sonra sonsuzluğa gidecek olan bu insanlarımız gençliklerinde acaba nasıl bir yaşam sürdüler bilemeyiz. İçlerinde bazı tanıdıkları gördükçe hayat şartlarını insanları nerelere savuracağının belirsiz olduğunu düşündüm. hayat gün geçtikçe daha acımasız hale geliyor. yaşam koşullar daha da zorlaşıyor. Bu zorluklar daha önceki yıllarda mutlu yuvası olan ailelerin düzenlerini bozarak sefil hale düşürdüğünü görmek insana acı veriyor. Aralarında daha önceki yıllarda tanıdığım insanlar var. o yıllarda ekonomik şartları çok iyi konumda olan bu insanlar bugün buradaydı. Bu arada yaşı sekseni aşkın sevimli kamburu çıkmış bir huzurevi sakininin gençler arasına katılarak oynaması hayatta yaşadığı zorluklarını bir tarafa bırakıp hayatın tadını çıkarması diğer yaşlılara da moral aşıladı arkadaşlarının müzik eşliğinde oynadığını görünce alkışlayarak katkı sağladılar.
Huzurevi sakinlerimize hepimiz sahip çıkmalıyız. Hepimiz ayni yılları yaşayacak yaşlı olacak sevgiye muhtaç duruma geleceğiz. Buradaki yaşlılarımızın en büyük gıdası sevgi. Birileri yanına yaklaşıp hatırını sorup yakınlık gösterdiği zaman çok mutlu oluyorlar adeta dünyalar onun oluyor o anda gözlerine baktığınızda ne kadar mutlu olduklarını görüyorsunuz. en yakınlarını görmüş gibi mutlu olduklarını görmek sizi de mutlu ediyor. Yaşlı arkadaşlarımın yanında geçırdiğim birkaç saat bir sinema perdesi gibi ömürden geçen uzun yıllar bir sinema perdesi gibi gözümün önünden akıp geçti. Onun için evimizde veya huzurevinde olsun yaşlılarımıza vereceğimiz sevgi ve şefkat hayatlarımızın en huzurlu anları olduğunu unutmamalıyız. Bu yaşlılık bugün onlarda yarın herkesin ayni çağı yaşayacağını akıldan çıkarmamalıyız. Hayatın gerçeği bu. İstesek de istemesek de o evreden geçeceğiz
26 total views, 2 views today
Son Yorumlar